29 Ağustos 2012 Çarşamba

Limonun bilinmeyen faydaları...


Yemeklerimizden eksik etmediğimiz salatalarda, zeytinyağlılarda hatta kimi zaman tatlılarda kullandığımız limonun faydalarını biliyor musunuz? Günlük beslenme programımızda sürekli kullandığımız limon, birçok sağlık problemine karşı bizleri koruyor.
 

Antioksidan: C vitamini içeriği yüksek olan limonun en önemli özelliği antioksidan etki göstermesidir. Gün içerisinde yaşadığımız stres, sigara, yanlış pişirme teknikleri ile hazırlanmış yemekleri tüketmek, vücuttaki serbest radikal seviyesinin yükselmesine neden oluyor. Antioksidan özellikli C vitamini kaynağı olan limon, bu seviyenin yükselmesini engelleyen ve vücuttan serbest radikalleri uzaklaştıran başlıca besinlerden biridir.

Kanser: Antioksidan özellikli besinler kansere karşı koruyucu etki gösteriyor. Son 30 yılda yapılan birçok çalışma ve araştırma limonun başta; kolon, prostat, göğüs, akciğer ve pankreas kanseri olmak üzere 12 kanser türüne karşı koruyucu etkisi olduğu saptanmıştır. Ayrıca limon tümör gelişimini engelleyen başlıca besinlerden biridir.


Yüksek tansiyon ve enfeksiyona karşı limon: Yüksek tansiyon sıkıntısı olan kişiler limon tüketmeye özen göstermelidir. Limonun diğer bir özelliği ise anti-mikrobiyal özelliği olması ve enfeksiyonlara karşı koruyucu olmasıdır.

Limon kabuğu da limonun kendisi kadar yararlı



*** Limon kabuğunun en önemli özelliği cildinize iyi gelmesidir. 

*** Cilt kanseri riskini azaltmak için limon kabuğunun günlük beslenme programında bulunması önemlidir. Aynı zamanda karaciğer, kalp ve safra kesesi için en sağlıklı besinlerden biridir.

*** Özellikle stresli bir yaşamı olan, alkol veya sigara kullanan bireylerin çaylarının ve yemeklerinin içerisine limon kabuğu eklemesi gereklidir.






Kaynak -----> www.tarimsalhaber.com

Hangi yaşta hangi vitamin?

Diyetisyen Canan Aksoy hangi yaşta, hangi vitamine ihtiyaç duyulduğunu açıkladı:

30’LU YAŞLAR

30 yaş civarında her iki cins de, her açıdan yeterli ve dengeli beslenmelidir. Genellikle kadınların anneliğe adım attığı bu dönemde, sağlıklı bir hamilelik geçirmek için folik asit desteği büyük önem taşır. Folik asidin en yoğun bulunduğu besinler; karaciğer, diğer organ etleri, kurubaklagiller ve yeşil yapraklı sebzelerdir.

30 yaşından sonra kadınlar daha fazla kalsiyum kaybetmeye başlarlar. Menapozla birlikte bu kayıp hızlanır ve osteoporoz belirtileri (kemiklerde zayıflama, ağrı) görülebilir. Kalsiyumun emilmesi ve vücut tarafından tam olarak kullanılabilmesi için D vitamini ve genel sağlığın korunmasında vitaminler önemlidir. Kadınlar, 30'lu yaşlardan sonra, süt ve süt ürünlerini daha çok tüketmeli, güneş ışığından daha fazla yararlanmalı ve egzersize önem vermelidirler.

Ayrıca A, E ve C gibi antioksidanlar; stres, çevre kirliliği, alkol ve de hayvansal yağlarla yüklü bir diyetin zararlı etkilerine karşı mücadelede yardımcı olur. Antioksidan besin ögelerinin bir diğer yararı ise sağlıklı sperm üretiminde etkili olmalarıdır.

40’LI YAŞLAR
Kadınlar bu yaşlarda kilolarına çok dikkat etmelidir, menopoz döneminde olup fazla kilolu olan bir kadının meme kanseri olma riski fazladır. Bu nedenle selenyum ve E vitamininden zengin besinler olan ceviz, badem, Brüksel lahanası, havuç vb ürünleri sıklıkla tüketmelidirler. Ayrıca yaşlanma ve uykusuzluğun geliştiği bu dönemde, hormonların değişime uğraması ile ruhsal dengesizlik, depresyon gibi rahatsızlıklar ortaya çıkabilir. Özellikle B12 vitaminini tüketme sıklığı artırılmalıdır. Et ve ürünleri, süt ve ürünleri, balık, yumurta gibi hayvansal yiyecekler B12 vitamininden zengindir.

Erkeklerde ise 40lı yaşlarda koroner kalp hastalıklarına yakalanma riski çok yüksektir. Yağlı tohumlar (fındık, yerfıstığı, badem ve ceviz) içerdiği lif (posa), E vitamini, magnezyum ve omega 3 yağ asitleri sayesinde kalp - damar hastalıkları açısından son derece yararlıdır. Ancak enerji içeriklerinin çok yoğun olduğu ve günde 1 avuç kadar tüketilmesi gerektiği unutulmamalıdır.

50’Lİ YAŞLAR
Bu yaşlarda erkeklerde prostat kanseri, kadınlarda kemik hastalıkları sıklıkla karşılaşılan bir tablodur. Bu yaştaki kadınlar 40’lı yaşlarda aldıkları vitaminlere devam etmeli ancak E vitamini desteğini artırmalıdırlar. E vitamini, cilde faydalı olduğu kadar vücudun kalp, sinir, bağışıklık sistemleri için de faydalı bir vitamindir. Vücutta ödem ve kramp için de E vitamini yardımcı olacaktır.

Ayrıca yaşla beraber vücuttaki vitamin B6 miktarında azalma olduğundan bu yaşta vitamin B6 gereksiniminin arttığı görülmektedir. Bu açıdan patates, yeşil yapraklı sebzeler, tam buğday unu, bulgur gibi besinlerin tüketim sıklığı artırılmalıdır.





Kaynak:-----> www.tarimsalhaber.com 

23 Ağustos 2012 Perşembe

Erguvan..

*** Latince ismiyle Cercis Siliquastrum olarak adlandırılır.
*** Işık ağacıdır.
*** Kışın donlardan bazen etkilenir.
*** Fasulye görünümünde meyvelere sahiptir.
*** Tohum ve çelikle üretilir.
*** Tohumlarda kabuk sertliğinden kaynaklanan çimlenme engeli vardır.Tohumlar 2-3 dk sıcak su ve 24 saat ılık suda bırakıldıktan sonra ilkbaharda ekilir.Çelikle üretim Temmuz - Ağustos aylarında alınan odunsu çeliklerle yapılır.


*** Erguvan yapraklanmadan önce Nisan ayı sonuyla Mayıs ayı başında yalnızca bir kaç haftalığına baharın müjdecisi kabul edilen morumsu pembe renkte çiçekler açar.
*** Rivayet odur ki; Bazı Hristiyan inançlara göre İsa'nın ihanet eden havarisi Yahuda kendini bu ağaca asmıştır.Efsaneye göre bu olaydan sonra önceleri beyaz olan erguvan çiçekleri utançtan ya da kandan kırmızıya dönüşmüştür.